Degerli okuyucularim,
Gecen yazimizda, atik pillerin cevreye verdigi zararin, toplumumuz bilincinde henuz kalici bir uyari niteligi tasimadigini belirtmistim. Bu, icinde bulundugumuz zaman kesitine ait olan bir durum tesbitidir. Gelecek gunlerde, toplum icinde bu cevre dusmanina karsi duyarlik derecemizin yukselecegine inaniyorum.
Icinde bulundugumuz oransal duyarsizligin nedeni, atik pil kavraminin, toplumsal yasamimiza oldukca gec girmesinden dogmaktadir.
Belli bir yasin uzerindeki okuyucularimiz, atik konusu olan pillerin bir kac on yil once, oldukca az kullanilan bir malzeme oldugunu animsayacaklardir. Bunun nedeninin, pillerin neredeyse tamaminin el fenerlerinde ve daha yakin zamanlarda cok azinin pilli transistorlu radyolarda kullanilmaya baslanmis olmasi, ve bu tip kullanimin cevre kirlilik rizikosu tasiyabilecek bir atik mikdari olusturmamasidir.
Gunumuzde ise, pil kullaniminin, cok degisik elektronik cihazlarda eskisiyle kiyaslanmiyacak kadar artmasi nedeniyle, atik pil konusu butun sonuclari ile beraber onemli bir cevre sorunu halini almistir.
Bu konuya tekrar donecegiz.
Gecen yazimizda belirtigimiz dilegimizi tekrarliyor ve, ATIK PILLERINIZI, sokaklara, agac diplerine cop tenekelerine atmayiniz; biriktirip, ATIK PIL TOPLAMA kutularina atmayi bir vatandaslik ve insanlik gorevi olarak uygulayiniz.
V. Onur